Çarpışan Gökadalar.
(Kaynak: NASA; ESA; J. Lotz, STScI; M. Davis, University of California, Berkeley; and A. Koekemoer, STScI)
Bu soruya Matt Williams, universetoday.com’da, 2 Ekim 2016 tarihinde yayımlanan yazısında cevap veriyor…
Samanyolu Gökadasına en yakın gökada olan Andromeda gökadamıza sürekli yaklaşmakta… Birkaç milyar yıl sonra, bu iki gökada çarpışacak…! Bu iki gökadadaki yıldızların bir kısmı uzaya savrulurken, bir kısmı da, birleşen Kara Delikler tarafından yutulacak… Bu gökadaların güzel görüntülü spiral yapıları bozularak, tek bir eliptik gökada oluşturmak üzere birleşecekler…
Evrenbilimciler anlatılan bu sürecin gökada evriminde doğal bir süreç olduğunu düşünüyor…
Gökadalar kütleçekimi tarafından bir arada tutulan ve ortak bir eksen etrafında dönen gök cisimleri…Özellikle büyük ve küçük (uydu) gökadalar arasında etkileşme büyük… Birbirine doğru yaklaşan gökadalardan küçüğü olan “uydu” gökadalar büyük gökadanın yaklaşan spiral kolunu kendisine doğru çekebilmekte… Bazı durumlarda da, uydu gökadaların hareket doğrultusu onun büyük gökadanın içine dalmasına sebep olabilmekte…
Çarpaşan gökadaların büyüklüklerine de bağlı olarak, büyük gökada şeklini büyük ölçüde korurken, küçük gökada parçalanarak, büyük gökadanın parçası haline gelebilmekte…!
Bilim insanları gökada çarpışmalarının Evrende oldukça yaygın bir olay olduğunu düşünüyor… Bu bağlamda, Andromeda’nın geçmişte en az bir defa daha çarpışma yaşamış olduğu varsayılıyor…
Astronomlara göre, “Sagittarius Dwarf Spheroidal Galaxy” gibi birçok cüce gökadalar Samanyolu gökadasıyla, halen, çarpışmakta ve birleşmekte… Ancak, gökadaların içinde yer alan madde (yıldızlar, gezegenler,…) birbirlerinden çok uzakta yer aldıklarından, bunların birbirleriyle fiilen çarpışması çok düşük bir olasılık olarak görülüyor…
Çarpışan bu gökadalar başta Şili’deki “ALMA” (The Atacama Large Millimeter/submillimeter Array) teleskobu olmak üzere, yeryüzündeki ve uzaydaki teleskoplarla araştırıldı… Bu araştırmalardan sonra hazırlanan “H-ATLAS J142935.3-002836” gösterdi ki, çok uzaktaki bu karmaşık objeler Samanyolu’nun yakınında gerçekleşmiş çarpışma görüntülerine (Antenna Galaxy) çok benzemekte…!
Astronom Edwin Hubble, 1929’da, gökadaların birbirinden uzaklaşmakta olduğunu gözlemledi…! Bir gökadanın uzaklaşma hızı ve uzaklığı, onun yayımladığı ışığın spektrumun kızıl bölgesine doğru kayma derecesiyle (Hubble Kanunu) belirlenebileceği anlaşıldı…
Ancak, yapılan gözlemlerde, Andromeda’nın ışığının kızıla değil, maviye doğru kaymakta olduğu (blueshift) belirlendi… Andromeda, uzaklaşma bir tarafa, yaklaşmaktaydı…!
Araştırmacılar, Hubble Uzay Teleskobuyla 2002’den 2010’a kadar gerçekleştirdikleri gözlemlerden, Samanyolu ve Andromeda’nın bir gün çarpışacakları sonucuna vardılar… Yapılan ölçümlerden, Andromeda’nın Samanyolu’da saniyede 110 kilometre kadar bir hızla yaklaşmakta olduğu belirlendi…
Bu hız dikkate alındığında, Andromeda’nın Samanyolu’yla çarpışmasına dört milyar yıl kadar bir süre var…!
Araştırmacılar, ayrıca, “M33” olarak da bilinen ve Samanyolu’na yakın grup olarak bilinen gökadaların en parlağı olan gökada “ Triangulum” da (Triangulum Galaxy) bu şenliğe katılacak…!
Bilim insanlarına göre, büyük kütleli spiral gökadalar, mevcut şekillerini kaybederek, nisbeten belirli hatları olmayan, eliptik gökadalara dönüşürken, küçük miktarda yıldız doğumları da gerçekleşebilir… Birleşme esnasında bir arada toplanan büyük miktardaki hidrojen gazı, sıkışma ve kütleçekimsel çökmeler sebebiyle, yeni yıldızların oluşumunu tetikleyebilmekte…
Bu yıldız oluşumu evresinden sonra, gökadaların yakıtı biterken, en genç ve en sıcak yıldızlar supernova olarak patlar…! Geriye ise, çok daha uzun sürelerle yaşamaya devam edecek , daha soğuk ve kızıl, yaşlı yıldızlar kalır… Bilim insanları gökada çarpışmaları sonunda oluşmuş dev eliptik gökadaların bu kadar çok sayıda kızıl ve yaşlı yıldızlarla dolu olmasını bu sürece bağlamakta…!
Araştırmacılar Andromeda’da bir trilyon kadar, Samanyolu’nda ise 300 milyar kadar yıldız mevcut olmasına rağmen, aralarındaki çok büyük mesafeler sebebiyle, iki yıldızın çarpışma olasılığını “çok düşük” olarak hesaplıyor…
Bu iki gökadanın sahip olduğu super-kütleli Kara Delikler, çarpışma sonunda oluşacak yeni gökadanın merkezine yakın bir konumda yer alacak…
Bu Kara Deliklerin birleşme enerjisi yıldızların, milyonlarca yıl sürecek bir dönemde, daha büyük yörüngelere doğru itilmelerine sebep olacak…! Birleşecek Kara Deliklerin emecekleri gaz, yeni gökadanın merkezinde, parlak bir Kuasarın oluşmasını sağlayacak…
Sonunda, Kara Deliklerin birleşme etkisiyle gökada dışına itilebilecek yıldızlar, çok yüksek hızlı (hypervelocity) yıldızlar olarak, gezegenleriyle birlikte, uzayın derinliklerinde yol alabilecekler… !
Gökada çarpışmaları/birleşmeleri gütleçekimi kuvvetleri, gökada içi gazların dağılımı, yıldız oluşumu olarak, bilgisayarlarda nisbeten kolaylıkla simüle edilebilmekte…
Böyle bir senaryoda Güneş’e (Güneş Sistemine) ne olabilir…?
Eğer şanslı ise, oluşacak yeni “eliptik” gökadadanın dış kenarında bir “2+1” bularak (!) oraya yerleşebilir…, veya,
Şanssızsa, Gökadanın dışına savrularak, kendine yeni bir “cüce” gökada aramaya başlayabilir…!
Yararlanılan Kaynaklar:
https://www.youtube.com/watch?v=PrIk6dKcdoU
http://www.universetoday.com/30637/galaxy-collision/
I see you don’t monetize your page, don’t waste your traffic,
you can earn additional bucks every month because
you’ve got hi quality content. If you want to know how to make
extra money, search for: Mrdalekjd methods for $$$
BeğenBeğen
Thanks for advice…
BeğenBeğen