Aerospike, tekrar  hatırlanan  roket  motoru…! ( Aerospike, remembered rocket engine…!)

İkiz “Aerospike XRS-2200”  motorunun 2001’de, NASA’nın  “Sternis Uzay  Merkezinde”  testi.

(Kaynak: NASA’s Marshall Space Flight Center/universetoday.com)

“Aerospike, tekrar  hatırlanan  roket  motoru…! ( Aerospike, remembered rocket engine…!)” okumaya devam et

Keşfedilen  öte-gezegen sayısı dörtbini  aştı…! (Exoplanet  findings…amounts to 4,034…!)

Keşfedilen  gezegenler.

( NASA/Ames Research Center/Natalie Batalha/Wendy Stenzel/space.com)

“Keşfedilen  öte-gezegen sayısı dörtbini  aştı…! (Exoplanet  findings…amounts to 4,034…!)” okumaya devam et

“Alanlar”  maddenin  yapıtaşları  (mı ?)  ( Fields…building  blocks  of the matter…?)

 

Rutherford  Atom Modeli

(Kaynak: Tong’un  sunumu.)

““Alanlar”  maddenin  yapıtaşları  (mı ?)  ( Fields…building  blocks  of the matter…?)” okumaya devam et

Ölü  yıldızın  yörüngesinde “başarısız”  yıldız…! ( Failed star orbits a dead star …!)

(Temsili)

(Kaynak: Spacedaily.com)

“Ölü  yıldızın  yörüngesinde “başarısız”  yıldız…! ( Failed star orbits a dead star …!)” okumaya devam et

Jüpiter’in  yeni  uyduları…!  (New satellites for Jupiter…!)

 

Yeni  uydular.

(Kaynak: NASA/JPL-Caltech/SSI/skyandtelescope.com)

Kelly Beatty  tarafından “skyandtelescope.com”da  (ve  başka  haber  sitelerinde)  6  Haziran  2017  tarihinde  yayımlanan  bir  habere  göre, Jüpiterin  iki  yeni  uydusu  keşfedildi…!

Boyları iki  kilometreden  daha  küçük  olan  bu  yeni  uydularla Jüpiterin  yörüngesinde  dolanan  uydularının  sayısı altmışdokuza  ulaştı…

Gerek Voyager,  Cassini  araçlarıyla  gerçekleştirilen  “yerinden  gözlemler”  ve  gerekse  geliştirilen  teleskoplarla  gerçekleştirilen  gözlemlerle, Güneş  Sistemindeki   gezegenlerin  uydularının  belirlenmesinde  büyük  bir  artış  sağlandı… Jüpiterin,  bugün  sayısı  altmışdokuza  ulaşan  uydularından  sadece kırkaltısı 2000-2003  döneminde  belirlendi…!

Son olarak  belirlenen  ve S/2016 J 1   ile  S/2017 J1  olarak  kataloklanan bu  küçük  uydular  bir  anlamda, “tesadüfen”  belirlenmiş… “Gezegen X”  gibi,  Güneş  Sisteminin  uzak  bölgelerinde  gezegen  araştıran  astronomların  “ağına” (teleskop  ekranına !) bu  küçük  cisimler  takılıvermiş…  Bu  keşifler, Şili’deki 6.5-metrelik  Magellan-Baade Teleskobuyla  gerçekleştirilmiş…  S/2016 J 1’in  yörüngede  dolanım  periyodunun 1.65  yıl  kadar  olduğu  hesaplanmış… S/2017 J 1’in  yörüngede  dolanma  periyodu  ise  2.01 yıl…

Bu  yeni  keşfedilenler  de  dahil  olmak  üzere, Jüpiterin  uydularının  büyük  bir  kısmı “ters “ (retrograde)  yörüngelerde  dolanmakta  !  Kısaca,  gezegenin  dönme  yönü  ile uyduların  dolanma  yönü  birbirine zıt  yönde…Bu  durum,  bu  uyduların (moonlet)  yörünge  düzlemlerinin  Jüpiterin  dolanma  düzlemiyle  yaptığı  büyük  açılar  da  dikkate  alındığında, Jüpiterden  uzaktaki  ortamlarda  ortaya  çıkan  bu  gök  cisimlerinin daha  sonraki  tarihlerde  Jüpiter  tarafından  yakalandığı (yörüngeye  hapsedildiği) anlaşılıyor… Araştırmacılar,  bu  durumun  tersine  olarak, Jüpiter  tarafından  yakalanmış  bazı  uyduların,  zamanla, Jüpiterin  kütleçekiminden  kurtularak, uzayın  derinliklerinde  kaybolabildiğini  ileri  sürüyor…!

Uydu  yörüngeleri.

(Kaynak: skyandtelescope.com)

Kırk  yıl  kadar  önce,  bir  gezegenin yeni  bir  uydusunun  keşfi  astronomi  dünyasında ve  uzay  meraklıları  arasında  büyük  bir  heyecana  sebep  olurdu… Bu  durum  bugün  neredeyse  sıradan  bir  haber  halini  aldı…

Bunun  önemli  bir  sebebi, gezegenlerin (hatta asteroidlerin  bile…) uydulara  sahip  olmasının olağan / sıradan  bir  durum  olduğunun  anlaşılması… Bir  gezegen  ne  kadar  büyük  bir  kütleye  sahip  olursa  o  kadar  çok  sayıda  uydusu  da  mevcut  oluyor… Bu  uyduların / uyducukların  sayısı sonsuza  kadar  uzanabilmekte… Satürn, bu  duruma  bir  örnek…  Şüphesiz,  bunun  istisnaları  da  mevcut… Örnek  olarak, Dünya…Mars… Dünyanın,  gerçek  anlamda  ikinci  bir  uydusunun  varlığı  henüz  doğrulanamadı… Marsın  sadece  iki  uydusu  mevcut… Venüsün  ve  Merkürün   uydusu  yok…

Anlaşıldığı  kadarıyla, gezegenlerin uydulara  sahip  olmaları Güneş  Sistemindeki  konumlarıyla  da  ilgili… Bulundukları  ortam,  bir  kısmının  uydu  edinmesine (uydularını  elinde  tutmasına)  olanak  vermiyor…Geçmişte, bu  gök  cisimleri  ile bugün  varolmayan  diğer  gök  cisimleri arasındaki  çarpışmalar  da,  uyduların  varolmasında veya sayılarının  belirlenmesinde  başka  bir  faktör  olarak  görünüyor…

 

Yararlanılan Kaynaklar:

http://www.skyandtelescope.com/astronomy-news/two-new-satellites-for-jupiter/

https://lightsinthedark.com/2017/06/13/two-new-moons-found-around-jupiter/