Kepler-90 (üstte; temsili)) ve Güneş Sistemi (altta)
(Kaynak: NASA/Ames Research Center/Wendy Stenzelspace.com)
NASA, gezegen araştırmalarıyla ilgili son keşfini dün açıkladı…
Mike Wall’ın space.com’da 14 Aralık 2017 tarihinde yayımlanan haberine göre, bir öte-gezegen sisteminin sekizinci gezegeni, Kepler-90i, belirlendi…!
Sekizinci gezegenin keşfiyle bu yıldız sistemi Kepler-90 “Güneş Sistemi’nin bir eşi mi” tartışmasını tetikledi…
Bilmeyenler olabilir…Güneş Sisteminin de sekiz gezegeni mevcut…(Bu sayı, 2006’dan önce dokuzdu…!)
TRAPPIST-1 sisteminin ise yedi gezegeni mevcut…
Bu keşfi önemli kılan başka bir husus, bu gezegenin Kepler Uzay Teleskobuyla toplanan verinin analizinde, Google’nin “makinaya-öğretme yöntemi” (machine-learning technique) kullanılarak belirlenmiş olması…!
Mart 2009’da uzaya gönderilen Kepler aracıyla, takibeden dört yıllık sürede, gezegen araştırması kapsamında 150 000 yıldız incelendi…
Kepler ile toplanan veriden, bugüne kadar, 2500 kadar öte-gezegenin varlığı teyid edildi… Bu teyid çalışmaları halen devam etmekte…
Kepler-90 yıldız sistemi Dünyadan 2545 ışık yılı uzaklıkta…
Araştırmacılar Christopher Shallue (Google AI’da yazılım mühendisi) ve Andrew Vanderburg (Teksas Üniversitesinde astronom) tarafından hazırlanan ve Kepler verisi içindeki zayıf (olası) gezegen sinyallerinin belirlenmesi için hazırladıkları bir yazılımla, veriyi değerlendirecek bilgisayarı yönlendirerek, bu keşfi gerçekleştirdiler…
Kepler-90i yıldızına yakınlık açısından Dünya gibi, üçüncü sırada dolanan, mehtemelen kayalık bir gezegen… Yıldız Kepler-90’ın Güneşten biraz daha sıcak olduğu söyleniyor…
Kepler-90i’nin yıldızı etrafındaki dolanma periyodunun 14.4 gün olduğu gerçeği dikkate alındığında, bu gök cisminin Dünyadan (430 santigrad kadar) çok daha sıcak olması gerektiği tahmin ediliyor… Dolayısıyla, “yaşam barındırma” olasılığı mevcut görünmüyor…
Kepler-90 sistemindeki gezegenlerin kayalık ve gazlı olarak dizilişleri, Güneş Sistemindekilere kıyasla, benzer görünse de, yıldıza çok daha yakın konumda olmaları Güneş Sistemine benzer olma olasılığını ortadan kaldırıyor…
Araştırma ekibinin belirlediği diğer başka bir gezegen ise, dolanma periyodunun iki hafta olduğu belirlenen, Kepler-80 sisteminin altıncı gezegeni, Kepler-80g… Dünyadan 1160 ışık yılı uzaklıktaki bir başka sistem…
Sonuç olarak, yeni keşif Samanyolu Gökadasında Güneş Sistemi benzeri başka yıldız sistemlerinin mevcut olabileceği hususunda yeni bir delil oluşturdu…
Peki, uzayda başka “insanımsıların” varlığı hususundaki umudu artırdı mı…? Hayır !
Be keşif “Dünyayı yerinden oynatır…mı?”… Bunun cevabı da “hayır” !
Dış ve iç basının bu gibi keşif haberlerinin üzerine “balıklama” atlaması biraz aşırı bir duyarlılık…!
Bunun ana sebebi, *bir kısım basın çalışanı başta olmak üzere, astronomi ve uzay araştırmaları hususunda yeterli bilgiye, ilgiye sahip olunmaması; “araştırıcı gazeteciliğin” gözardı edilmesi… Buna dilimizde “ucuzculuk”… denmekte… Alınan haberin, hiçbir mantık sorgulamasına tabi tutulmadan, olduğu gibi- çoğu zaman da abartarak- yayımlanması…
Şüphesiz, bu gibi (kalitesi yetersiz) “haberciliğe” dış basında da raslamaktayız…
Biz insanlar, hernedense, “ucuz yaşamayı” seviyoruz…!
Yararlanılan Kaynaklar:
https://www.space.com/39099-alien-solar-system-with-eight-exoplanets-discovery.html
One thought on “NASA’nın yeni keşfi ne anlama geliyor…? (What does NASA’s new announcement mean…?)”
Yorumlar kapalı.