Karınca Bulutsusu
Spacedaily.com’da 17 Mayıs 2018 tarihinde yayımlanan bir habere göre, uluslararası bir astronomi grubu, Karınca Bulutsusunda (Ant Nebula) lazer ışını yayınımı belirledi…
NASA / ESA Uzay Teleskobuyla gerçekleştirilen bu gözleme dayanarak araştırmacılar, bu bulutsunun merkezinde gizlenen bir ikili-yıldız sisteminin mevcut olduğunu düşünüyor…
Astronomlar, “Ant Nebula”nın karıncaya benzeyen bu görünüşünün, merkezinde bulunan ve ölmekte olan bir yıldızın çevresindeki toz-gaz madde ile karmaşık etkileşim sürecinde oluştuğunu düşünüyor…
Lazer ışıması, Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) Herschel Uzay Gözlemevi (uydu) ile gerçekleştirdiği gözlemlerle belirlendi…
Güneşimiz gibi orta-boy yıldızlar, yaşamlarının sonuna yaklaştığında, Beyaz Cüce (White Dwarf) yıldıza dönüşür… Bu sürecin başında, uzaya saçılan gaz ve toz katmanları bir gezegen bulutsusu (Planetary Nebula) oluşturur… Bir Kaleydeskop (Çiçek Dürbünü; Kaleidoscope ) görüntüsünü andıran bu oluşum ender uzay görüntülerinden birini oluşturur…
Bir uzay bulutsusu, başta hidrojen ve helyum gazı olmak üzere, diğer iyonize gazlardan ve toz haldeki maddeden oluşur… “Ant Nebula”, görünüşü bir karıncayı andırdığından, bu adla anılmaktadır…
Yapılan gözlemlerden elde edilen yeni veriye göre, Karınca Bulutsusu’nun merkezinden güçlü lazer ışıması da yapılmakta… Yapılan araştırmalar sonunda, uzayda, çok farklı dalga boylarında ve belirli şartlarda lazer ışınlarının mevcut olabildiği anlaşıldı… Yine de, bugüne kadar, uzayda sadece kızılötesi ışık frekansında olan çok az lazer ışını kaynağı belirlenebildi…
Uzay lazeri ilk defa astronom Donald Menzel tarafından, 1920’de, bazı bulutsularda belirlendi ve tanımlandı… Bu araştırmacı, bir bulutsu içinde, belirli şartlarda uzay radyasyonunun ışığın güçlenmesini sağlayabileceğini (‘light amplification by stimulated emission of radiation’) ileri sürdü…ki, “lazer” adı bu tanımlamadan gelmekte…Menzel bu önermede bulunduğunda, lazerler henüz laboratuvar ortamında keşfedilmemişti…!
Karınca Bulutssunda keşfedilen bu yeni lazer, hidrojen-birleşimi (hydrogen recombination) ile ve çok özel şartlarda oluşan bir ışıma… Araştırmacılar, bu türden bir ışımanın gerçekleşebilmesi için, yıldıza çok yakın bölgede yoğun bir gaz katmanının mevcut olması gerektiğini düşünüyor…Bu da, yıldızın bir gaz-toz diski içinde dolanması halinde mümkün…! Lazer ışıması, bulutsuların merkezinde mevcut olan ve etrafında gaz-toz diski bulunan yıldızların işareti olabileceği düşünülüyor…
Yine de, araştırmacılar, Karınca Bulutsusu’nun merkez bölgesinde gizlendiği varsayılan ikinci yıldızı henüz belirleyemedi…
Güneş ışığı içinde birçok farklı dalgaboyunda ve frekansta ışık mevcut… Lazer ışını ise, birbirine çok yakın frekansta ve dalga boyunda (renkte) ışınlardan oluşan, hassas bir şekilde odaklanabilen bir demet… Lazer ışını bir hedefe odaklanabildiğinden ve el feneri ışığı gibi etrafa saçılmadığından, uzak mesafelere ulaştırılabilmesi mümkün olmakta…
Güneş ışığı simülasyonu
Lazer ışını simülasyonu
Yararlanılan Kaynaklar:
http://www.spacedaily.com/reports/A_laser_from_a_space_ant_999.html
https://spaceplace.nasa.gov/laser/en/
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.