LHS 1815 Sistemi (Temsili)
‘Kötü Astronom’ Phil Plait’in, syfy.com’da, 18 Mart 2020’de yayımlanan haberinde, astronomların, Samanyolunun gökada-düzleminin ötelerine salınan bir yıldızın yörüngesinde bir öte gezegen belirlendiği duyuruldu. Kısaca, bir yıldız gökada düzleminin ötesine, bir aşağı-bir yukarı salınırken, haliyle, yörüngesindeki öte-gezegen (exoplanet) de, zorunlu olarak bu salınım hareketini yapar !
Hemen akla, ‘bu gezegende yaşayanların başı dönmüyor mu’ sorusu gelebilir: Hayır, muhtemelen, dönmüyor. Bizim dönüyor mu ?
Daha ileri gitmeden belirtelim, daha küçük ölçekte olmak üzere, benzer bir hareketi Güneşimiz de yapmakta. Gökada düzleminin yukarısına ve aşağısına doğru, periyodik olarak salınmakta. Haliyle, sadece Dünya değil, tüm Güneş sistemi gezegenleri de, bu harekete topluca katılmakta !
Bu yeni keşfin farkı ve önemi, bu salınım hareketinin çok büyük bir ölçekte gerçekleşiyor olması, ayrıca, keşfedilen bu öte-gezegenin yaklaşık olarak, Dünya büyüklüğünde olması.
Astronomlar bugüne kadar 4000 civarında öte-gezegen keşfetti. Bu yeni gezegen, LHS 1815b, Dünyadan 97 ışık yılı uzaklıktaki yıldız LHS 1815’in yörüngesinde dolanmakta. Bu gezegeni özel kılan bir başka husus, Samanyolu diskini yukarıdan ve aşağıdan detaylı olarak görebiliyor olması. (Oradaki satılık emlak ilanlarında, muhtemelen, ‘Gökadaya nazır…’ ifadesi sıkça kullanılıyordur !)
Bu gezegen TESS’in (Transiting Exoplanet Survey Satellite) topladığı veriden belirlendi. Bu gözlem aracıyla, Dünyaya, galaktik ölçekte, nisbeten yakın konumdaki parlak yıldızlar etrafında gezegen araştırması yapılmakta.
Yıldız LHS 1815, Pictor Takımyıldızı içinde ve Güneşin yarısı-büyüklüğünde, bir Kızıl Cüce. Güneşin sadece %4’ü kadar oranda ışıma yapmakta. Yine de, bu düşük-seviyeli ışıması, TESS’in onun etrafında gezegen araştırması yapabilmesi için yeterli olmakta.
Belirlenen bu gezegen, LHS 1815b, yörüngesinde dolanırken, yıldızın (Dünyadan bakışa göre) önünden geçmekte; ‘transit’ bir geçiş yapmakta. Dolayısıyla, yıldızın ışığını geçici bir süre engelleyerek (ışmasını azaltarak) belirlenmesi mümkün olabilmekte. Astronomlar, ışıktaki bu azalmayı ölçerek, birçok şeyin yanında, gezegenin büyüklüğünü de, oldukça hassas bir şekilde, hesaplayabilmekte. Bu gezegenin çapının, Dünyanın çapının 1.088+/- 0.064 katı olduğu belirlendi !
Gezegenin her geçişinde yıldızın ışığı %0.05 kadar azalmakta.
(Kaynak: Gan; syfy.com)
Bu yıldızın ışık spektrumu incelenerek, gezegenin bu yıldıza uyguladığı gravitasyon kuvveti sebebiyle oluşan Doppler etkisi ölçülerek, bu gezegenin kütlesi belirlendi. Bu gezegenin kütlesi, Dünyanın kütlesinin 4.2+/-1.5 katı kadar. Bu durum da, bu gezegenin Dünyadan çok daha yoğun bir yapıda olduğunun işareti ! Sanki, bir çarpışma sonunda, dış (az yoğun) katmanlarını kaybetmiş, bir büyük-gezegen çekirdeği gibi !
Bu gezegen yıldızına oldukça yakın bir (Dünya-Güneş mesafesinin 1/25’inden; gerisini Siz hesaplayın !) mesafeden dolanmakta. Bu sebeple, bir yılı sadece 3.8 Dünya günü kadar.
Her ne kadar bu yıldız Güneşten daha soğuk olsa da, bu (biraz fazla) yakınlığı sebebiyle, gezegenin yüzey sıcaklığının 350° Santigrad kadar olduğu hesaplandı. (Bu, burada yaşayanların mutfakta fırın kullanmalarına gerek olmayacağı anlamına gelmekte. Tek sorun, kendilerinin de, ancak, bu gezegenin mağaralarında ya da yörüngesinde dolanan bir uzay aracında yaşayabilecek olmaları ! Günün deyimiyle-biraz-‘kısıtlanmış’(!)- bir yaşam.)
Astronomlar, bu yıldızın yörüngesinin bu yıldız-gezegen sistemini çok ilginç kıldığını söylüyor.
Samanyolu’nun yapısı: Merkezi etrafında bir hale (küresel yapı) ve 150 kadar yıldız kümesi. Güneş, diskin yaklaşık yarı mesafesinde.
(Kaynak: Soldaki, NASA/JPL-Caltech; sağdaki ESA; layout: ESA/ATG medialab; syfy.com)
Samanyolu bir sarmal (spiral) gökada; çapı 100,000+ ışık yılı kadar. Merkezinde, 13,000 ışık yılı genişliğinde, küresel ve yıldız kümelerinin yoğun olduğu bir bölge (central bulge) mevcut.
Güneş, Samanyolunun merkezini 26,000 ışık yılı uzaklıktan dolanmakta. Samanyolu diski, gerçekte, iç ve dış katmandan oluşmakta (ekmek arası… gibi bir yapı !). İnce (iç) diskin kalınlığı 1000 ışık yılı kadarken, dış diskin kalınlığı 2000 ışık yılı kadar. Dış diskteki yıldız yoğunluğu Gökada düzleminden uzaklaşıldıkça azalmakta; seyrekleşmekte.
Araştırmacılar, bu iki diskin fiziki farklılıkları olduğunu belirledi. İç diskte yer alan yıldızlar daha genç. Bu yıldızlarda, oransal olarak, daha fazla (demir gibi) ağır element mevcut. Kalın dış disk daha yaşlı ve ağır-element açısından daha fakir; içinde bazı galaktik yapılar mevcut, merkezindeki yıldızlar dış kenardakilere kıyasla daha genç.
Astronomlar, Samanyolunda gözlenen bu farklı yapının, başka küçük (ve yaşlı) gökadalarla çarpışma (merger) sonunda ortaya çıkmış olabileceğini düşünüyor.
LHS 1815’in yörüngesi, yukarıdan bakıldığında, bir çember görünümünde. Ancak, yandan bakıldığında, hayli eğik (tilted) durumda; Gökada düzlemi içinde, 12,000 ışık yılı derinliğine ulaşan bir salınım yapmakta. (Güneşin yaptığı salınım 200+ ışık yılı kadar) Kırmızı nokta bugünkü pozisyonunu göstermekte. Yörüngesi ise 28,000 ışık yılı çapında.
(Kaynak: Gan; syfy.com)
LHS1815, Gökada düzleminin 12 derece yukarısına çıkabilmekte. ‘Lebiderya’ (!) bir manzara…
(Kaynak: Phil Plait)
TESS, bu keşfiyle, Samanyolunun kalın diskinde ilk öte-gezegeni belirlemiş oldu. Bu gezegenin yüzeyinin, pizza pişirmek için bile, fazla sıcak olması daha fazla yorum yapılmasını engellemekte. Yine de, mevcut bilgiyle, herhangi bir virüsün orada var olamayacağını söylemek mümkün !
Yararlanılan Kaynaklar: