SETI Allen Teleskop Ağı (SETI’s Allen Telescope Array)
(Kaynak: NASA-SETI; universetoday.com)
Dünya-ötesi yaşam arayışı astronomların ve uzay meraklılarının gündemini oluşturan en büyük konu…
Güneş sisteminin Dünyaya-yakın cisimlerinde yaşamın varlığı henüz doğrulanamadı. Bu sitede daha önce de vurguladığımız gibi, uzay teknolojileri geliştikçe ve Güneş Sistemini, ‘*Sütlü Yol’u (Samanyolu; Milky Way),… araştırma kabiliyeti geliştikçe, Dünya-dışı akıllı /akılsız başka yaşam bulma olasılığı sürekli azalmakta. (* Bu konudaki görüşümüzü bu sitede daha önce açıklamıştık !)
Dünya-dışında akıllı yaşam bulma olasılığı üzerinde ilk düşünenlerden biri Dr. Frank Drake’ydi.
Dr. Drake
https://wiki2.org/en/Drake_equation
Dr. Drake, 1961’de yayımladığı eşitliği (denklemi) ile
Dünya-dışı akıllı yaşamın sayısının hesaplanabileceğini ileri sürmüştü.
Bu eşitlik kullanılarak yapılan hesaplamalarda, Dünya-dışı akıllı medeniyet sayısının 1, 10, 100, hatta, 10,000+ kadar olabileceği hesaplandı. Haliyle, uzay hakkında ‘bilgiye-aç’ Dünyada, Dr. Drake’nin bu duyurusu büyük heyecan yarattı. Birçok uzay meraklısı, karanlık gecelerde gökyüzünü tarayarak, bu ‘akıllı-medeniyetlerin’ gönderdiği (olası) mesajları görmeye çalıştı !
Dr. Drake’nin eşitliği birçok varsayıma dayanmaktaydı; seçilecek katsayılar, kişiden kişiye değişkenlik gösterebilmekteydi. Haliyle, hesaplanacak sonuçlar da farklı olmaktaydı.
Bu eşitlik sonraki yıllarda daha da geliştirildi. İnsanın Dünya-ötesi akıllı yaşam bulma umudu (azalarak olsa da) sürekli korundu…
Akıllı yaşam araştırmasını sürdüren kuruluşların başında geleni, ABD’deki SETI Enstitüsü. Bu enstitü, kendi araştırmalarını sürdürürken, ‘akıllı sinyal yakaladığını’ ileri süren (genelde Rusya kökenli !) diğer profesyonel / amatör astronomların iddialarının doğruluğunu teyid makamı olarak da görev yapmakta.
Kısaca, Dünya-dışı ‘akıllı (sinyal gönderebilen) yaşam’ araştırmaları / haberleri, astronominin başka bir (hoş) ‘temcit pilavı’ !
*
Nancy Atkinson’un, universetoday.com’da 16 Haziran 2020’de yayımlanan bir haberinde, gökadamız ‘Sütlü Yol’ içinde, birbiriyle iletişim halinde 30 kadar ‘akıllı-medeniyetin’ mevcut olabileceğinin hesaplandığı duyuruldu.
Gerçekleştirilen yeni bir hesaplamaya göre, elde edilen sayı 36 (+/-?) kadardı. Araştırmacılar, elde edilen bu sayının bir ‘alt limit’ olduğunu söyledi. (Şüphesiz, elde edilen bu sayı, yapılan ön-kabullere göre değişmekte.)
Nottingham Üniversitesinden bir araştırma grubu, yıldız-oluşumu süreçleri, metalce-zengin yıldızların ‘Sütlü Yol’daki dağılımı, sıvı su barındırabilir bölgelerinde (habitable zone) Dünya-benzeri gezegene sahip yıldızların mevcut olma olasılığı (Astrobiological Copernican Limit) dikkate alınarak, bu sonuca vardı.
Prof. Christopher Conselice’nin (Astrophysics Department, University of Nottingham) beyanına göre, Güneş Sistemi ötesindeki Dünya-benzeri gezegenlerde, Dünyadaki gibi, ‘akıllı bir medeniyetin’ (şüphesiz, akılsız-medeniyet olmaz !) var olabilmesi için, yaşamın Dünyada ortaya çıkışından hareketle, en az 4.5-5.5 milyar yıl gerektiğini (Astrobiological Copernican Scenario) hatırlatarak, Sütlü Yol’da en az birkaç düzine aktif (başkalarıyla iletişim kurabilen) medeniyetin var olması gerektiğini söyledi.
Araştırmacılar, medeniyetler arasında radyo dalgasıyla iki-yönlü bir iletişimin gerçekleşebilmesi için en az 100 yıl gerektiğini söylüyor. (Bu varsayım, Dünyadan yaklaşık yüz yıldan beri radyo / tv (dalgası) yayımı yapılmasına rağmen, henüz bir cevap alınamamasına dayanmakta.)

Geliştirilmiş Drake eşitliği
(Kaynak: universetoday.com)
Araştırmacılar, bu aktif medeniyetlerin (olası) yerleşim yerlerinin arasının (en az) 17,000 ışık yılı kadar olabileceğini söylemekte. Mevcut teknolojilerle, bu mesafelerle iletişim imkansız; ışıktan daha büyük bir hızla sinyal gönderilemeyeceği gerçeğinden hareketle !
Araştırmacıların vurguladığı bir başka husus: Başka medeniyetlerin ortaya çıkabileceği yıldız tiplerinin, Güneş-gibi olan ‘M Tipi’ (M Dwaf) yıldızlar olması. Kararlılığını yeterli bir süre koruyamayan yıldızların yörüngesinde ortaya çıkacak (olası) birçok medeniyetin gelişme şansı olamayabilir; yıldız patlamaları sebebiyle !
Araştırmacılar, Dünyadaki yaşamın, Sütlü Yol gökadasında ortaya çıkmış tek medeniyet olabileceği olasılığını da göz ardı etmiyor. Başkaları bizim kadar şanslı olamamış olabilir; Corona’lara rağmen…!
Araştırmacılar, gerçekleştirilecek Dünya-ötesi akıllı yaşam araştırmalarında, başka yaşam izlerine ulaşılamasa bile, kendi geleceğimizi ve ‘kaderimizi’ öğrenebileceğimizi söylüyor.
Zaten, uzay araştırmalarının bugüne kadar sağladığı en önemli şey, Dünyayı ve kendimizi, biraz olsun, tanımamız oldu…!
Yararlanılan Kaynaklar: