Beyaz Cüce fırlatan süpernova (temsili)
(Kaynak: Mark Garlick/University of Warwick; space.com)
Charles Q. Choi tarafından, space.com’da 15 Temuz 2020’de yayımlanan bir haberde, ‘kısmi bir süpernova patlaması’nın fırlattığı bir Beyaz Cücenin belirlendiği duyuruldu.
Kısaca, süpernovalar büyük kütleli yıldız patlamaları… Beyaz Cüceler de, bu patlamalardan geriye kalan yıldız çekirdeğinden oluşan ve genelde süpernovanın merkezinde görünen, ‘büyük yıldız-kalıntısı’ küçük yıldızlar. Ancak, Beyaz Cüceler de, (normal tipte veya Beyaz Cüce olabilen) yol arkadaşı yıldızlardan madde emerek tekrar, bir süpernova olarak patlayabilen ve geride yine bir Beyaz Cüce bırakan yıldızlar.
Süpernova patlamasıyla, küresel şekilde saçılan yıldız maddesi (gaz, toz,…) başlangıçta hızla genleşirken, takiben, azalan enerjinin (hızın) etkisiyle bu şişme yavaşlar; ışıyan bir sıcak gaz balonu görünümü oluşur.
Patlayan yıldızın merkezinde korunan, varlığını sürdüren yıldız-kalıntısı Beyaz Cüce, bazı istisnai durumlarda, (patlama sürecinde ortaya çıkan asimetrik gravitasyon etkisiyle), süpernova balonunun dışına doğru itilebilir.
Araştırmacılar böyle bir olayı (daha doğrusu, dışarı itilen bir Beyaz Cüce’yi) gözlediklerini ileri sürdüler.
Astronomlar, Beyaz Cüceleri, Dünya-büyüklüğünde, (nispeten) soğuk yıldızlar olarak nitelemekte. Bu bağlamda, Güneşin de, zamanı geldiğinde (4.5 milyar yıl kadar sonra), bir Beyaz Cüceye dönüşeceğini ileri sürmekte. Araştırmacılara göre, Sütlü Yol’daki (Milky Way) yıldızların yüzdedoksan’dan fazlası Beyaz Cüce.
Gerçekleştirilen araştırmalarda, Beyaz Cücelerin çekirdeğinin karbon ve oksijenden oluştuğu belirlendi. Bu merkezin etrafını ise helyum ve hidrojen katmanları sarmakta. Gerçekleştirilen gözlemlerde bu yıldızların sadece hidrojen, helyum veya helyum ve karbon spektrumu oluşturduğu belirlendi.
Gerçekleştirilen yeni bir araştırmada, 2015’te keşfedilen ve Dünyadan 1430 ışık yılı uzakta olan Beyaz Cüce SDSS J1240+6710’nin, alışılmıştan farklı olarak, oksijen, neon, mağnezyum ve silikondan oluşan bir atmosfere sahip olduğu gözlendi.
Bu gök cismine Hubble Uzay Teleskobuyla tekrar bakıldığında, atmosferinde karbon, sodyum ve alüminyumun varlığı belirlendi. Göründüğü kadarıyla, bu Beyaz Cüce biraz farklıydı.
Belirlenen başka bir ilginç husus ise, bu gök cisminin, gökadanın dönüş yönünün tersi bir yönde, saatte 900,000 kilometrelik bir hızla hareket etmekte olmasıydı.
Bu araştırmanın lideri, astrofizikçi Boris Gansicke (Warwick Üniversitesi, İngiltere), bu alışılmadık durumun dikkatlerini çektiğini söyledi. Bu yıldıza bu kadarlık bir hızı kazandıran olay bir ‘kısmi’ (ve asimetrik) süpernova patlaması olabilirdi.
Astrofizikçiler önceden, termonükleer süpernova patlamalarının Beyaz Cüceleri tamamen yok edeceğini düşünmekteydi. Ancak, son 15 yılda gerçekleştirilen araştırmalarda, gücü yıldızı parçalamaya yetmeyen, ‘kısmi süpernova patlamalarının’ da mümkün olabildiği belirlendi.
40 milyon yıl önce gerçekleştiği düşünülen bu patlama, SDSS J1240+6710’u yol arkadaşı yıldızın yörüngesinden çıkararak, uzağa fırlattı. Gansicke, Beyaz Cüce’nin ölçülen hızının, küçük kütlesinin ve atmosferindeki minerallerin böyle açıklanabildiğini söylüyor. Yol arkadaşı yıldız da benzer başka bir Beyaz Cüce olabilir.
Yararlanılan Kaynaklar:
https://www.space.com/partial-supernova-white-dwarf-blasts-across-milky-way.html