
NASA’nın Mars Helikopterinin başarılı (ilk) uçuşu Marsa olan ilgiyi biraz daha arttırdı… Şimdilik, Marsta golf-arabasıyla gezinmenin, helikopterle uçmanın mümkün olabileceği gösterilmiş oldu…
Marsın iki uydusu, ayrıca, yörüngesinde dolanan birçok uzay aracı, geceleri oyalayarak, uzay (Mars) insanlarının canlarının sıkılmasını önleyebilir…
Geneva (İsviçre) Ünversitesi astrofizikçisi Sylvia Ekström ve tasarımcı Javier Nombela, 7 Nisan 2021’de, Marsa gidiş hazırlığı yapanların-biraz-keyfini kaçıracak bir makale yayımladılar…!
Onlara göre, Marsa sadece Robotlar gönderilebilecek…!
Bu makaleyi okuyan NASA araştırmacıları, herhalde, şunu düşünmüştür…: ‘Başarımızı kıskanıyorlar…!’
Bu bilim insanı ve tasarımcıya göre, insan vücudu Dünyanın milyonlarca yıllık evrimi sürecinde, Dünyadaki ortam şartlarına göre şekillendi..; evrimleşti… Bu ortam şartları belirli büyüklükteki gravitasyon kuvveti ve atmosfer basıncının yanında, Güneş radyasyonundan ve galaktik radyasyondan koruyan bir atmosfer ve manyetosferi de kapsamakta… İnsan bu ortamı terkettiğinde, büyük bir psikolojik strese maruz kalabilir…
Marstaki gravitasyon (kütle çekimi) Dünyadakinin %38’i kadar… Bugüne kadar gerçekleştirilen uzay araştırmalarında, düşük orandaki gravitasyonun (öncelikle) hızlı bir şekilde, kemik dokusu kaybına (decalcification of bones) yol açtığı belirlendi…
Azalan garvitasyon etkisi altında faza zorlanmayacak olan kas dokusunda da hızlı bir kayıp yaşanır… Buna bağlı olarak, kalp kaslarının da zayıflaması söz konusu… (Marsta heyecanlanmak çok daha riskli bir hale gelir…!)
Yine, zayıflayan gravitasyon etkisiyle, vücut sıvıları vücudun üst kısmına doğru yönelir…; kan akışı yavaşlar ve damarlarda pıhtı (thrombosis) oluşma riski artar…!
Gravitasyon azlığı, iç kulaktaki kristalların hareketini de olumsuz etkileyerek, işitme kaybına yol açabilir…
Kas kaybı ve kalp kaslarının zayıflamasını bir dereceye kadar , günlük egzersizlerle önlemek mümkün…Uzay insanları Uluslararası Uzay İstasyonunda (ISS) böyle yapmakta… Ancak, her gün iki saat süreyle bu egzersizleri yapmaları gerekmekte…! Bu uzay insanları Dünyaya döndüklerinde oldukça zayıflamış (halsiz) görünmekte…
Marsın fazlasıyla kayalık ortamında, bir uzay insanının başına gelebilecek bir kemik kırılması ölümcül olabilir… Dolaşım sistemi problemleri de aşırı tehlikeli olarak kabul edilmekte…
Marsa gidiş gibi uzun sürecek yolculuklarda, uzay aracının bir bölümünün (spor kabini!) döndürülerek suni gravitasyon yaratılması ve bu ortamda, haftada birkaç saat spor yapılarak, gravitasyon azlığının olumsuz etkilerinin azaltılması da, yer darlığı sebebiyle, pek mümkün görünmüyor…
Uzay aracının tamamının döndürülmesi ise, sadece, Holywood Filmlerinde kolay görünen bir uygulama…!
Uzay radyasyonu, yeterince uzun zamandır bilinen, bir başka ana problem… Dünya atmosferi ve manyetosferi Güneş radyasyonu ve kozmik ışınlara karşı güçlü bir koruma sağlamakta… (Yine de, Güneşin morötesi ışınlarına karşı belirli koruma tedbirleri gerekmekte…!) Dünyanın bu koruma kalkanının 30-metre kalınlığındaki bir beton (veya 80 cm kalınlığında kurşun ) duvarın koruma kabiliyetiyle eşdeğer olduğu belirlendi…
Marsa gidip gelmeyi başaracak uzay insanlarının maruz kalacağı radyasyonun, tüm kariyerleri boyunca maruz kalacakları maksimum radyasyonun en az yarısı kadar olabileceği hesaplandı…
Mars yolculuğunda yaşanacak bir başka problem insan psikolojisi üzerine…!
Fransız uzay insanı Thomas Pesquet, ISS’deki uzay insanlarının karşılaşabileceği psikolojik baskıya dikkat çekmişti… ISS’de yaşanacak bir acil durumda uzay insanlarının Dünyaya nispeten kısa bir sürede dönebilmeleri mümkündür… Ancak, bir Mars yolculuğu söz konusu olduğunda, en erken dönüş süresi 2.5 yıl kadar uzun olabilir…! Yaşanabilecek bir teknik ya da fizyolojik aksaklık tüm ekibin ölümün yol açabilir…
Marsa gönderilecek uzay insanlarını, bu yolculukta karşılaşabilecekleri güçlüklerin benzerlerine karşı Dünyada eğitmenin bir yolu yok…! MARS 500 adlı test projesi, sağladığı tüm güvence ve rahatlığa rağmen, beklenen başarıya ulaşamamıştı…
Mars, tüm güzel görünümüne rağmen, Dünyaya uzaklığı da dikkate alındığında, insanın yaşayabileceği bir yer değil…! Marsın en büyük sorunlarından biri, atmosferinin Dünya atmosferinin sadece %0.6 kadar bir basınca sahip olması…Bu, Himalayaların tepesindeki atmosferden çok daha zayıfı demek…Mars atmosferinin Dünya atmosferinden farklılığı bir tarafa, bu ince atmosferde nefes alma olanağı mevcut değil…!
Bu düşük basınç ortamında, Mars yüzeyinde sıvı suyun barınma şansı yok…; kısa sürede buharlaşır… Mars yüzeyinde fazlasıyla mevcut olan Mars kayası tozu (regolith) ise organizmalar için bir zehir olan perklorat’la (perchlorate) dolu…!
Marsa gidecekler, iklimlendirilmiş kapalı fanuslarda yaşamak zorunda… İdrarları dahil, kullandıkları suyu tekrar kullanılabilir hale dönüştürmek zorunda… (Sistemin bir arıza yapması demek, …?)
Denemeler gösterdi ki, Marsa gönderilecek robot-araçlarla yıllar sürebilecek araştırmaları gerçekleştirmek mümkün… Bu araçları yola çıkarmadan önce sterilize etmek de mümkün… Ancak, uzay insanı gönderilmesi durumunda bu mümkün olamayacak…Mikrobik-seviyedeki canlıların milyarlarcası Marsa, kaçınılmaz olarak, taşınacak…
Ayrıca, Marsta mikrobik-seviyede yaşamın mevcut olup olmadığı hususundaki ‘ana’ sorunun da cevaplanmasını imkansız kılacak…!
Yararlanılan Kaynak:
https://www.swissinfo.ch/eng/we-will-never-live-on-mars–or-anywhere-else-besides-earth/46510576
(Günün Seçimi)
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.