Deprem Işıması…gerçek mi…? (Is ‘Earthquake light’ a reality…?)

Bir gölde 1988’de kaydedilen ‘Deprem Işımaları’. (Kaynak: Wikipedia)

‘Deprem Işımaları’ deprem fay hattı bölgelerinde veya volkanik aktivite bölgelerinde kara/su yüzeyine yakın olarak ortaya çıktığı ileri sürülen, bir ışıma…

Uzun bir süre, bu ışımaları gözlediğini ileri sürenlerin bu konudaki beyanları kuşkuyla karşılanmıştı…!

869’da meydana gelen Sanriku Depreminde kaydedilen ışımalar, ilk kaydedilen Deprem Işımalarından biriydi… Bu ışımalar genelde deprem olurken ortaya çıksa da, depremden önce veya sonra oluşan ışımalar da gözlendi… 1975’te meydana gelen Kalapana Depremi bunlardan biriydi…

Bu ışımalar Kutup Işımalarına (Aurora) benzer şekilde, genelde, beyaz veya mavimsi ışımalar olarak bildirildiyse de, daha geniş bir renk spektrumunda ortaya çıkanlar da gözlendi…

Bu ışımalar ın birçok saniyeden birçok on dakikalık bir süreye kadar görünebildiği de belirlendi… Kısaca, şimşek çakması gibi saniye kadar kısa süreli bir olay değildi…! (Çarpışan çakmak taşlarının kıvılcım/ışık saçması gibi değil…)

1930’d meydana gelen depremde gözlenen ışımanın, depremin merkez bölgesinden 100 kilometre kadar bir sahaya yayıldığı belirlendi…(Kutup ışığı benzeri bir yayılma..) 2008’de, Schuan’da meydana gelen bir depremde, Deprem Işımasının merkezden 400 kilometre kadar uzaklarda dahi gözlenebildiği bildirildi…!

2003’te meydana gelen Colima (Meksika) depreminde, deprem süresince, gökyüzünde renkli ışıma gözlendi… 2007’de, Peru’da meydana gelen depremde, deniz yüzeyinden yükselen ışıma birçok kişi tarafından kaydedildi…

2009’da L’Aquila, 2010’da Şili’de meydana gelen depremlerde ve 9 Nisan 2011’de Sakurajima Volkanının yol açtığı depremde de, bu ışıma olayları gözlendi…

Bu ışıma olayı, Yeni Zelanda’da, 1 Eylül 1888’de meydana gelen depremde de gözlendi ve kaydedildi…

Daha yakın tarihli kayıtlardan biri 24 Ağustos 2014’te, Sonomo County’de (Kaliforniya, ABD) ve 14 Kasım 2016’da Wellington’da (Yeni Zelanda) gerçekleştirildi…Gökyüzünde oluşan, şimşek-gibi mavi ışımalar birçok kişi tarafından kaydedildi…

Bir başka depremde, 8 Eylül 2017’de, birçok kişi, 740 kilometre uzakta meydana gelen bir depremden sonra, Pjijiapan ve Chiapas Şehirleri gökyüzünde (Mexico City, Meksika) bu ışımaları gözledi…

Deprem ışımaları genelde, ‘büyüklüğü’ (magnitude; şiddeti değil !) 5 veya daha büyük olan depremlerde gözlendi…Diğer taraftan, Sarı renkli ve küre şeklinde ışımaların gözlendiği de bildirildi…

Araştırmacılar, Deprem Işımalarının göründüğü zamana bağlı olarak iki gruba ayrılabileceğini söylüyor…

Bunlardan birinci gruba girenler depremin oluşumunun saniyeler öncesinden başlayarak, haftalar öncesine olan zaman sürelerinde ortaya çıkanlar…ve, genelde, deprem merkezine yakın bölgelerde görünenler…

Diğer grup ise, deprem-sarsıntısının yol açtığı gerilmeden (earthquake-induced stress) kaynaklı, merkeze yakın bölgede ortaya çıkan veya, deprem dalgasının (Wavetrain; özellikle de ‘S’ dalgasının) ulaştığı bölgelerde gözlenen, yine gerilme-kaynaklı ışımalar…

Simplified model of phole propagation within an interplate, orogenic tectonic setting in a subduction zone environment (i.e., Andean‐type). The vertical scale (topographic relief) is exaggerated for clarity. +, positive holes; e′, electrons.[17]

Bir deprem dalgasının oluşumu. (‘e’: elektron; ‘+’: pozitif delikler (positive holes)

Bir deprem-oluşumu modeline göre, Deprem Işımasının kaynağı, yüksek gerilme altındaki dolomit (dolomite) veya ‘rhyolite’ gibi bazı kayaların parçalanması sürecinde ortaya çıkan ‘oksijenin oksijen anyonlarına iyonlaşması’ bu ışımaya yol açmakta… (Tüm ışımaların (foton açığa çıkmasının) kaynağının elektronun mevcut enerji seviyesinin azalması olduğunu belirtelim.)

İyonizasyonu takiben, kaya çatlaklarından ilerleyen (yükselen) iyonlar atmosfere ulaştıklarında, hava paketçiklerini iyonlaştırır… Oluşan plazma ortamında da ışıma gerçekleşir… Laboratuvar ortamında gerçekleştirilen deneylerde, yüksek basınç altında parçalanan kayaların içerdikleri oksijeni iyonlaştırdıkları gözlendi…

Araştırmacılar, oluşan ‘Fay Hattı’ açısının (kayaların kırılma düzlemi açısının) deprem ışıması oluşma olasılığını etkilediğini söylüyor…! Bu açı arazi yüzeyi düzlemine ne kadar dikse olasılık o kadar fazla…

Bir teoriye göre, granit gibi, kuvars-içeren kayaların tektonik hareketleri sebebiyle ve piezo-elektrik etkisiyle (sürtünme ile oluşan elektriklenme; elektronların açığa çıkması) yer kabuğunda yüksek güçlü elektrik alanları oluşabilmekte… Elektrik alanları da, elektron akımı demek…

Bilim insanlarının ileri sürdüğü bir başka olasılık ise, Dünyanın manyetik alanında meydana gelen mahalli değişimlerin, veya, tektonik-gerilmelere maruz kalan bölgeye yakın iyonosferin, ‘ionospheric radiative recombination’ süreciyle bu ışımalara yol açması…

Tüm bu araştırmalara rağmen, Deprem Işımalarının ‘doğrulanmış’ gözlemlerinin (henüz) mevcut olmadığı hususunda da karşı-görüşler mevcut…! Yine de bu konu halen bir araştırma konusu…! Bu konudaki araştırma makalelerinde de (henüz) ortak bir görüş mevcut değil…!

Anlaşılan o ki, Depremlerle-ilişkili olarak gözlenen ışımaların bir kısmının çok basit ve bilinen bir sebebi olabilir… Deprem anında bir Elektrik Trafosunun patlaması gibi…!

Ancak, parçaların kayaların elektrik (elektron) ürettiği ve bu sürecin bir ışımaya yol açabildiği de laboratuvar deneyleriyle kanıtlanmış bir gerçek…

Deprem Işımalarının, en azından ‘tek tip’ olmadığı anlaşılıyor…; farklı fakat ilişkili sebeplerden kaynaklanan ışımalar…

Bu saha, jeofizikçilerin biraz daha kafa yormaları gereken bir saha olarak görünüyor…

Belki, ileride, bir Nobel’e de konu olabilir…!

Yararlanılan Kaynaklar:

https://wiki2.org/en/Earthquake_light

https://www.nationalgeographic.com/environment/article/earthquake-lights

%d blogcu bunu beğendi: