Roket parçalarının Malezya ile Filipinler arasındaki ‘Sulu Denizine’ düştüğü teyid edildi…
……………………………………..
Çin’in bu hafta sonu atmosfere girerek yanması beklenen roket-gövdesi Hint Okyanusu üzerinde atmosfere girerek, Malzeya’ya düştü…! Roketin atmosferde yanmayıp yere ulaşan parçalarının yerleşim yerine mi, yoksa kırsal kesime mi düştüğü henüz bilinmiyor…
Asteroid, uzay ortamında bir araya gelmiş uzay kayaları ve tozları topluluğu…
NASA’nın aracı OSIRIS-REx tarafından 2020’de ziyaret edilen Bennu da onlardan biriydi…
Bennu, Dünyadan 0.9-1.35 AU (150 milyon km) kadar uzakta dolanan bir gök cismine gitti ve dokundu… Bu araç halen dönüş yolculuğunda…
Bilim İnsanları, Asteroidlerin, asteroid parçalarının, Güneş Sisteminin oluşum sürecinde, ortamda mevcut olan kaya ve toz parçalarından oluştuğunu söylüyor… Daha sonraki dönemlerde meydana gelen çarpışma etkileri bir tarafa bırakılırsa, asteroidlerin Güneş Sisteminin en eski/en yaşlı cisimleri olduğunu söylemek mümkün…; kabaca, 4.6 milyar yıl yaşında…
Bennu’yu yörüngesinde dolanarak inceleyen OSIRIS-REx, bu gök cisminin yüzeyine temas ettiğinde, püskürttüğü nitrojen gazıyla havalandırdığı taş parçaları ve tozu üzerindeki-bir çeşit süpürgesiyle-toplamıştı…
Bu gök cismiyle dokuz saniye kadar temas halinde kalan araç, gazlı-iticilerini çalıştırarak yüzeyden ayrıldı ve yörüngesine geri döndü…
NASA uzmanları, inceledikleri veriden, bu aracın numune toplama kolunun bu gök cisminin yüzeyine yarım metre kadar gömüldüğünü belirlediler…Bu derinlik daha önce varsayılandan daha fazla olarak gerçekleşmişti…!
Çekilen video ve fotoğraflardan ve gerçekleştirilen hesaplamalardan, Bennu’nun yüzeyinin beklenenden çok daha gevşek bir yapıda olduğu anlaşıldı…
NASA uzmanları, bu şekildeki bir yüzey yapısıyla, daha önce gerçekleştirdikleri asteroid incelemelerinde de karşılaşmışlar, asteroid yüzeyine ‘kavanoza doldurulmuş (hareket edebilen) fındıklara’ benzetilmişti…!
Gerçi, asteroidleri oluşturan taş parçaları ve tozun oluşturduğu yapı gök cisminin kütlesine/büyüklüğüne göre farklılık gösterir… (Kütleye ve bunun yarattığı kütle-çekimine bağlı olarak, çok büyük asteroidlerde bu gevşek yapı içe çöküp, katılaşarak, Dünya-benzeri bir yapıya dönüşür…Asteroid Vesta bu duruma bir örnektir…
Kısaca, Bennu gibi gevşek-yüzeyli asteroidlere uzay aracının indirilmesi belirli riskleri doğurur…; araç bu gök cisimlerine tamamen gömülmese de, yana yatarak, dengesinin (ve roket nozulu gibi bazı sistemlerinin) bozulmasına /çalışamaz hale gelmesine sebep olabilir…!
Anlaşıldığı kadarıyla, Bennu yüzeyinde dolaşacak astronotların, ayaklarının altından kayacak taş parçaları sebebiyle, diğer tedbirlerin yanı sıra, ‘kar batonu’ da taşımaları gerekirdi…!
Çin’in, inşa etmekte olduğu Uzay İstasyonunun modüllerinden olan Wentian’ı 24 Temmuz 2022’de fırlatırken kullandığı taşıyıcı roketi ‘Long March 5B’in ana kademesi (core stage) 30 Temmuz 2022’de atmosfere girerek, bazı parçalarının yeryüzüne düşmesi bekleniyor…!
Mike Wall’ın, space.com’da, 28 Temmuz 2022’de yayımlanan haberinde, 25 tonluk bir kütleye sahip olan bu roket bölümünün, +/-16 saatlik bir zaman toleransıyla, 30 Temmuz 2022’de atmosfere girerek yanması bekleniyor… (Özellikle Çin, fırlattığı roketlerin parçalarının atmosfere geri dönüşlerini yeterli bir hassaslıkla, henüz, belirleyemiyor ve yönlendiremiyor…
Atmosfere geri dönen uzay araçlarının/roket parçalarının tamamı, maalesef, atmosferde yanarak yok olamıyor… Bunların yoğun metal (çelik) içeren kısımlarının genelde okyanusa fakat, nadiren de olsa, kara parçalarına düştüğü oldu…
Kara parçasına düşen bu malzeme, bugüne kadar, insanlara doğrudan zarar vermese de (hayvanlara zarar verdiği oldu), hiç olmazsa, yaşanan bir kazada, bir kişi hayatını kaybetti… (Bu Sitede de duyurulduğu üzere, Çin’in fırlattığı bir roketin yeryüzüne dönen ana kademesi kırsalda ot-yangınına yol açarak, bölgede mahsur kalan bir kişinin ölümüne sebep olmuştu…!) Yine, Çin’de yaşanan bir başka olayda, yere düşen bir roket kademesi bölgede bulunan işçi çadırlarının çok yakınına düşerek büyük bir tehlike yaratmıştı…)
Dünyaya düşmesi beklenen bu roket kademesinin insanlara çarpma olasılığı % 0.5 olarak hesaplandı… Bu parçanın karaya düşmesi halinde, bölgede bulunacaklar için görsel bir ‘şölen’ sunabileceği de söyleniyor…
Yine de, bu hafta sonu, yatmadan önce, pencereyi kapatmakta fayda olabilir..!
NASA’nın Mars Gezginlerinden olan Curiosity (Merak), Mars’a ulaştığından beri ‘tekerlek-problemi’ yaşamaktaydı…
Beklenenden daha sert (ve keskin köşeli) çıkan Mars kayaları, bu aracın ince-cidarlı alüminyum tekerleklerinde zamanla-ilerleyen hasara yol açtı…
Bu hasar o kadar ilerledi ki, Curiosity yakında ‘engelli’ (handicapped) hale gelebilir…!
Gerçi, bu durum NASA uzmanları için yeni değil… Daha önceki dönemin Mars Gezginlerinden olan Spirit de, tekerleklerinin kuma batması sebebiyle, hareketsiz kalarak, görev-yapamaz hale gelmişti…
Sonuç olarak, Curiosity, yakın bir gelecekte, hareketsiz kalmasa da, ‘etkin çalışma (gezme) performansını’ büyük ölçüde kaybedebilir…!
*
NASA uzmanları/mühendisleri uzay aracı tasarımında çok başarılı olurken, zaman zaman da, kendilerinden beklenmeyecek derecede ‘beceriksizlikler’ gösterebildi…; Curiosity’nin tekerlek tasarımı bunlardan biri oldu…
Daha önce, yine Mars’a indirilen Phoenix aracında da bazı tasarım (süzgeç) yetersizlikleri yaşanmıştı…
NASA’nın Mars’la yaptığı ‘Bilek Güreşinde’, şimdilik, Mars önde görünüyor…!
Spata yakınlarında (Atina; Yunanistan) 25 Temmuz 2022’de meydana gelen bir kazada, Oxford Brooks Üniversitesinde öğrenci olan, 21 yaşında bir erkek turist indiği helikopterin kuyruk rotoruna temas ederek hayatını kaybetti…!
Dış ve İç Basında yer alan bu haberde, bu gencin, helikopterden indikten sonra ‘özçekim’ (selfie) yapmak isterken bu kazanın meydana geldiği ileri sürüldü… Kaza geçiren genç ve arkadaşları bu helikopterle Mykonos’tan gelmişti…
Yolcuların inişinde, emniyetin sağlanması hususunda, Yetkililerin/Görgü Şahitlerinin farklı beyanları olmuş…! Yolculardan biri, inişte yer emniyeti hususunda herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını söylerken, Yolcuların helikopterden inişine nezaret eden /yönlendirme yapan bir görevli ise, kazaya uğrayan gencin, verilen yönlendirme talimatına rağmen, aniden geri dönerek helikoptere yaklaştığını ve bu kazanın meydana geldiğini iddia etmiş…!
*
Meydana gelen bu kazada, öncelikle, bu helikopteri kullanan pilot ve yer hizmeti veren iki teknisyenin de sorumluluğu mevcut… Bu sebeple göz altına alınmışlar… Yolcunun/yolcuların helikopterin Kuyruk Rotoruna yaklaşmasını-bir şekilde-önlemeliydiler…!
Bu noktada, 21 yaşındaki Gencin sorumluluğunu/durumunu-biraz-sorgulayalım…:
*Bu genç, yaptığı hatasının bedelini hayatıyla ödedi…; ödenebilecek en büyük bedelle…!
*Bu genç, İngiltere gibi bir Ülkede yaşadı, eğitim aldı… Ancak, göründüğü kadarıyla, bir helikopterin yaratabileceği tehlikeleri yeterince öğrenemedi…; özümseyemedi…ya da ciddiye almadı, alamadı…! Şüphesiz, bunda onu yetiştiren Ailesinin ve onu eğiten (her kademedeki) Öğretmenlerinin de sorumluluğu mevcuttur…
*
Sözü fazla uzatmadan şu hususları da belirtelim…:
*’Hayat kişiseldir’… (yetişkin/akıl sağlığı yerinde/özürsüz) kişinin canını, kimse, kendisi kadar koruyamaz…!
*Ülke Dışı/Ülke İçi ayrımı yapmadan şunu iddia edebiliriz…: Maalesef, Üniversiteler, çok kaliteli doktorlar, mühendisler, ekonomistler, öğretmenler,… yetiştirirken, Gençlere, kendilerini nasıl koruyacaklarını-yeterince-öğretmiyor…; öğretemiyor…!
*Bu yazının başlığı bazı okuyuculara-biraz-‘rahatsız edici’ gelebilir…
Zaten, amacımız, ‘birilerini-biraz-rahatsız etmekti’…; bu konu üzerinde düşünmeye zorlamaktı…!
Söylediklerimiz bu şekilde-belki-birilerinin zihnine yerleşir de bir şeyler yapar…; **böyle kazaların tekrar etmemesi için…!
(**Yerde helikopter çarpması kazaları bizde de oldu…!)
Bizler… insanların bizim için/bizi mutlu etmek için ‘kahramanlık yapmalarına’ bayılırız…
Bu sebeple, özellikle de ‘asker-pilotlardan’ ‘kahraman yapmak /kahraman çıkarmak’ kolaydır… Askeri-Havacılık Tarihi ‘Kahraman Pilot… Köyü Kurtardı’… hikayeleriyle doludur…!
(Yine de, hiç olmazsa bir defasında, ‘uçağını minareye değdiren/sürten bir pilot hakkında soruşturma açılmıştı…; kasten yaptığı düşünülerek…!)
Gerçekte, ‘Kahraman-Pilot’ potansiyeli ‘Sivil’ pilotlarda da mevcuttur…; yukarıdaki video buna bir örnek…!
Ancak, bir Pilot (veya onu Yönlendirenler), yolcu taşıma amacıyla tasarlanmış/üretilmiş bir uçağa ‘akrobasi hareketi’ neden yaptırır…; buna neden ihtiyaç duyar…?
Genlerindeki/bilinç altındaki, ‘bastırılamamış’ arzularını tatmin etmek için mi…?
Bu videodaki uçuşu gerçekleştiren Pilotlar, bu gösteriyi yapabilmek için (Yetkili Makamdan) gerekli izinleri almış olabilir…; dolayısıyla bu uçuş ‘izin-alınarak gerçekleştirilmiş’ …olabilir… (Eğer…, izin alınmadıysa, durum daha da vahim…!)
Yine de, bu gösterinin ‘yolcu ile tam dolu’ (tam yüklü) bir uçakta yapılamayacağı gerçeğinden hareketle…, bu gösterinin ‘Müşteri-tavlamaya yönelik’ bir gayret olduğunu söylemek mümkün… (Herhalde, bunu yapanlar/yaptıranlar…, ‘Bizim Pilotumuz Daha Delidir’…, ya da, Bizim Uçağımız Delice İşler Yapmaya Daha Müsaittir’…demek istememişlerdir…!)
Bu gibi ‘oltalara gelecek Havayolu İşletmelerinin yolcusu’ olmak istermiydiniz…?
Herhalde, sorulması gereken ‘öncelikli’ soru…bu…!
Tu-144 de, böyle bir gösteride düşmüştü…; ‘Kahraman Pilot’ yaratmaya çalışırken…!
‘Yol Arkadaşından’ madde emen bir Nötron Yıldızı (Temsili; Kaynak: NASA; space.com)
Tereza Pultarova tarafından space.com’da 26 Temmuz 2022’de yayımlanan bir haberde, astronomların, ‘semirmiş’ bir Nötron Yıldızını belirlediği duyuruldu…!
Astronomlar, görünmeyen bir ‘Yol Arkadaşına’ madde kaybetmekte olan sönük bir yıldızın yörünge hızını ölçtüler… Bu yol Arkadaşı bir Nötron Yıldızı ve ‘Milisaniye-Tipi’ bir Atarcaydı (Pulsar)…Bu Nötron Yıldızının kütlesinin, bir Nötron Yıldızı için tayin edilen kütle-üst sınırındaydı… (Kaynak: W. M. Keck Observatory, Roger W. Romani, Alex Filippenko; space.com)
Ekseni etrafında saniyede *700 defa dönen bu Nötron Yıldızının daha önce belirlenmiş olanlardan farkı ‘belirlenmiş’ en büyük kütleli bir Nötron Yıldızı olması… (*Şüphesiz, inanılması çok zor bir dönüş hızı…, ama, bilim insanları böyle söylüyor…!)
‘Sextans’ Takım Yıldızı içinde yer alan ve Dünyadan 3000 ışık yılı uzakta olan bu Nötron Yıldızı PSR J0952-0607 olarak bilinmekteydi… Bu Nötron Yıldız 2017’de keşfedilmişti… Bu yıldızın kütlesinin Güneşin kütlesinin 2.35 katı kadar olduğu belirlendi…
Nötron Yıldızları, Dev Yıldızların çekirdeklerindeki yakıtın bitmesinden/nükleer tepkimenin tamamlanmasından sonra, ortaya çıkan basınç dengesizliği sebebiyle, bir Süpernova olarak patlamaları sürecinde, merkeze çöken maddenin oluşturduğu ve kütlesinin büyük kısmı Nötronlardan oluşan yıldızlar… Nötron Yıldızlarının çapı 20 kilometre kadar küçük olabilirken, kütleleri de (Patlayan Yıldızın diğer maddesi süpernova olarak etrafa saçıldıktan sonra) Güneş kütlesi kadar veya biraz daha büyük olabilmekte…
Bu sebeple, Nötron Yıldızları, Kara Deliklerden sonra, Evrenin en yoğun cisimleri olarak bilinmekte…
Eksenleri etrafında yüksek hızlarla dönen Nötron Yıldızları, ışıdıkları (görüntüsü itibariyle bir Deniz Fenerini andıran) Radyo (Frekansında) Dalgaları, X-ışını ve Gama Işını ile belirlenebilmekte… Dünyadan ‘göz kırpan’ bir ışık kaynağı olarak (şüphesiz, büyük teleskoplarla) görünen bu gök cisimleri, ‘Atarca’ (Pulsar’ olarak adlandırıldı…
Birçok Atarca’nın (Pulsarın), ekseni etrafında saniyede bir defa döndüğü belirlenmişken, Atarca PSR J0952-0607, saniyedeki bu yüksek dönüş hızının ve kütlesinin büyüklüğü sebebiyle listenin başına oturmuş oldu…! (Evren, şaşırtmaya devam ediyor…!)
Bilim İnsanları, Nötron Yıldızlarının kütlesi ‘belirlenmiş limiti’ aştığında, bu gök cisimlerinin kendi içine çökerek, Kara Delik oluşturacağını söylüyor…Nötron Yıldızlarının, hacmine kıyasla, çok büyük kütleleri sebebiyle, bilinen atom-yapısı bütünlüğünü koruyamayacağından (yerim dar…durumu…!) proton ve nötronu oluşturan ‘kuark’ çorbasına (free-floating quarks) dönüşeceğini söylüyor…Şüphesiz, bu çorba ‘çok fazla yoğun’ bir çorba…; bir kaşığı 2.5 milyar ton kadar… (Şüphe duyacaklar… ölçebilir…!)
Astronomlar, PSR J0952-0607’in ikili bir ‘Kara-Dul’ (Black Widow) Atarca Sistemi’nin parçası olduğunu belirledi… Astronomlar, Atarca’ların eksenel-dönüş enerjisini Yol Arkadaşlarından emdikleri bu madde sayesinde kazandıklarını söylüyor… Çok sönük olmaları sebebiyle, bu Nötron Yıldızlarının incelenmesinin çok zor…
Astronomlar, bu Atarca’nın kütlesini, kaybettiği madde sebebiyle , kütlesi 20 Jüpiter kütlesine küçülen Yol Arkadaşı yıldızı W. M. Keck Observatory’deki (Maunakea; Hawai) teleskopla gözleyerek ve elde edilen ışık spektrumunu benzer yıldızlarla kıyaslayarak, bu yıldızın yörünge hızının hesaplanmasından sonra, Nötron Yıldızının kütlesini hesaplayabildi… (Biraz ‘fazla-zahmetli’ bir süreç…!)
Bu araştırma makalesi ‘Astrophysical Journal Letters’da yayımlanmak üzere kabul edildi…!
Sol Kanat-Ucu bölgesi hasarı. (Kaynak: avherald.com)
(Kaynak: avherald.com)
Bu ‘ucuz atlatılmış’ kaza 10 Nisan 2019’da meydana gelmişti…; New York Hava Limanında…
American Airlines’e ait olan ve New York’tan (JFK) Los Angeles’e gitmek üzere uçuşa başlayan, A321-200 tipi’ bir uçağın (Uçuş Numarası: AA-300) sol kanat ucu, kalkışta Pist yakınındaki yönlendirme levhasına ve Pist Işığına çarparak, hasarlanmıştı…!
Uçakta 101 yolcu ve 8 kişilik bir uçuş ekibi mevcuttu…
Pilot, uçağın 20000 fite kadar yükselmesinden sonra, uçuşunu iptal ederek, kalkışından 27 dakika kadar sonra, JFK’ye geri döndü…
Yaşanan bu olayda uçakta bulunanlardan yaralanan olmadı…
Bu ‘hafif-hasarlı kazayı’ inceleyen NTSB (ABD Ulaştırma Kazaları İnceleme İdaresi) nihai raporunu 23 Temmuz 2022’de yayımladı…
NTSB’nin raporunda, meydana gelen bu kazanın Ana Sebebi (Probable Cause) olarak, bu uçağa kumanda eden Kaptan Pilotun, ‘Yan Rüzgar’ etkisi altında gerçekleştirilen bu kalkışta, uçağı düz tutabilmek için, gereğinden fazla (sola) Radır Kumandası vermesinin yol açtığı belirtildi…
Verilen bu ‘fazla’ kumanda sebebiyle, sola yatış yapan uçağın sol kanadı Pist kenarındaki levhaya ve Pist Işığına çarpmıştı…
Bu uçağın kalkış yapabilmesi için ‘azami yan rüzgar limiti’ 35 knots’tı… Bu kazanın yaşandığı kalkışta ise, Yan Rüzgar hızı 14-17 knots olarak ölçülmüştü… Kısaca, bu uçağın kalkışını zorlaştıracak seviyede bir yan rüzgar mevcut değildi…!
Sonuç olarak, Kaptan Pilot ‘biraz fazla’ acemilik yapmıştı…!
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.