Bir ‘yavru-asteroid’ yakından (mı) geçecek…! (A space-pumpkin for Halloween…!)

Dünyaya yaklaşan bir asteroid. (Temsili) (Kaynak: Shutterstock; space.com)

Ben Turner’in, space.com’da 30 Ekim 2022’de yayımlanan haberinde, nispeten ‘tehlikeli’ sayılan bir ‘yavru-asteroidin’ 1 Kasım 2022’de Dünyanın yakınından geçeceği duyuruldu…!

Bu göktaşının boyu, neredeyse Dünyanın en yüksek gökdeleni büyüklüğünde…

NASA, yeni keşfedilen bu göktaşının Cadılar Bayramında (Halloween) geçeceğini duyurdu…

2022RM4 olarak kaydedilen bu cismin 330-740 metre kadar boyda olabileceği hesaplandı…; Dünyanın en yüksek gökdeleni olan, Dubai’deki Burj Khalifa’dan (828 metre) biraz küçük…

Bu göktaşı, ‘nispeten tehlikeli’ olarak sınıflandırılsa da, Dünyanın 2.3 milyon kilometre (Dünya-Ay mesafesinin altı katı) kadar uzağından, saatte 84,500 kilometre hızla geçecek… (Dolayısıyla, bu geçişin gerçekleşeceği gün pencereleri kapamaya, arabaları da kapalı garaja sokmaya pek gerek yok…!)

NASA, Dünyanın, 193 milyon kilometreden daha yakınına gelen gök cisimlerini ‘Dünyaya-yakın Cisimler’ (Near Earth Objects) olarak sınıflamakta… Dünyanın 7.5 milyon kilometreden daha yakınına gelen gök cisimlerini de ‘Potansiyel Olarak Tehlikeli’ olarak kaydetmekte…Bu sınıfa giren gök cisimleri de astronomlar tarafından, yörüngelerinde hesaplanandan herhangi bir sapma olup olmadığını ve Dünya için ilave bir tehlike yaratıp yaratmadıklarını belirlemek için, yakından takip edilmekte…

NASA, ATLAS (Asteroid Terrestrial-impact Last Alert System ) adı verilen izleme sistemiyle, 28000 adet göktaşını bir teleskop ağıyla, 24 saat esasına göre izlemekte…

2017 yılında kullanıma alınan ATLAS, 700’den fazla Dünyaya-yakın göktaşını ve 66 kuyruklu yıldızı belirledi… ATLAS’ın 2019’da belirlediği göktaşları olan MO ve 2018 LA gerçekte Dünyaya çarptı…! MO, Puerto Rico’nun güney kıyısı üzerinde parçalandı, 2018 LA da Botswana-Güney Afrika sınırına düştü… Bu iki göktaşı nispeten küçüktü…; önemli bir hasara yol açmadılar…

NASA’nın beyanına göre, gelecek 100 yıllık dönemde, Dünyaya, yıkıcı etki yapacak, bir göktaşının çarpması beklenmemekte…

NASA, yine de, geçende gerçekleştirdiği ‘DART görevi’ (mission) gibi araştırmalarla, Dünya için ciddi tehlike yaratacağı belirlenecek asteroidlerin yörüngelerinin Dünyadan olabildiğince uzaklaştırılabilmeleri için araç göndererek çalışmalar yapmakta/planlamakta… NASA, DART görevinde oldukça başarılı olarak, araç çarptırdığı yavru-asteroid Didymos’un yörüngesinde, beklenenden daha büyük bir değişiklik (küçülme) yapmayı başardı…

Jüpitere çarpışı canlı olarak izlenen Levy-Shoemaker kuyruklu yıldızı (parçaları) gerçeğinden hareketle, Dünyaya-ciddi seviyede zarar verebilecek-göktaşlarını ciddiye almak gerekmekte…

2013’te, Rusya’nın Chelyabinsk şehri üzerinde patlayan bir göktaşının gücünün 400-500 Kiloton TNT’ye eşdeğer (Hiroshima’ya atılan bombanın 26-33 katı bir güçte ?) olduğu hesaplandı…Bu patlamanın yol açtığı şok dalgası 1500 kadar kişinin-bir şekilde-yaralanmasına yol açtı…

Çin, 2175-2199 yılları arasında, Dünyanın 7.4 milyon kilometre yakınından geçeceği hesaplanan asteroid Bennu’ya birçok roket çarptırarak, bu gök ciminin yörüngesini Dünya yörüngesinden uzaklaştırmayı önerdi…

Mali boyutunun büyüklüğü sebebiyle uluslararası işbirliği gerektirecek bu projeye, belki, bir şekilde biz de katılırız…

Hele, şu ‘faiz-enflasyon meselesini’ bir halledelim de…!

Yararlanılan Kaynak:

https://www.space.com/halloween-asteroid-2022-potentially-hazardous

‘Proton’ da ‘defolu’ çıktı…! (Physicists confirm hitch in proton structure…!)

Sciencedaily.com’da 19 Ekim 2022’de yayımlanan bir haberde, atom-altı parçacıklardan olan ‘Proton’un yapısında ‘şüpheli bir durumun’ (spike) gözlendiği duyuruldu…!

Thomas Jefferson Ulusal (Parçacık) Hızlandırıcısında (National Accelerator Facility; ABD) deneyler yapan araştırmacılar, Proton’un elektriksel polarizasyonu (Proton’un elektrik alanındaki deformasyona yatkınlığı) üzerine gerçekleştirdikleri çok hassas ölçümlerde, bu beklenmedik durumu gözlediler…

Bilim insanları, Protonun büyüklüğü veya elektrik yükü gibi, ‘elektriksel polarizasyon etkisi gösterebilmesinin (polarizability) Proton-Yapısının doğal bir özelliği olduğunu söylüyor…

Protonun yapısı üzerine gerçekleştirilen ölçümlerde gözlenen ve daha önceki ölçümlerde ‘ölçüm hatası’ (fluke) olarak değerlendirilen ‘data bump’, gerçekleştirilen daha hassas ölçümlerde de tekrarlandı… Bu veri farklılığının atom ölçeğinde etkili olan ‘Güçlü Kuvvetin’ (Strong Force) bilinmeyen bir özelliğinden kaynaklanmış olabileceği düşünülmekte…

Bu yeni araştırma ‘Nature’ dergisinde yayımlandı…

Araştırma ekibinden olan Ruonan Li (Temple University), Protonun elektriksel polarize olma kabiliyetinin, Protonun bir elektrik alanda deformaysona uğrama/şekil değiştirme kabiliyetini gösterdiğini ve Proton yapısının doğal/temel bir özelliği olduğunu söylemiş…

Protonun bu özelliğinin ayrıntılı olarak bilinmesiyle, onun, farklı şekilde yapılan tanımlamaları arasında da bir köprü oluşturulabilecek…

Halen, farklı ölçüm tekniklerine bağlı olarak, Proton, tek bir parçacık veya Güçlü Kuvvet tarafından bir arada tutulan, üç Kuark’tan (Quark) oluşan kompozit bir yapı olarak belirlenmekte/tanımlanmakta…

Araştırmacı Li, merkezinde dengelenmiş üç Kuarktan oluştuğu bilinen Protonun, elektrik alana yerleştirildiğinde, pozitif veya negatif yükle yüklenen bu Kuark’ların Protonun farklı tarafına yönelerek, Protonun kolayca polarize olabildiğini söylemiş…

Araştırmacılar Protonun ve Güçlü Kuvvetin sırlarını da çözmekte kararlı görünüyor…

Yararlanılan Kaynak:

https://www.sciencedaily.com/releases/2022/10/221019111327.htm

Kaza, bu defa İtalya’da…! (CL-415 Super Scooper crashes in Italy…!)

Bu kaza dün İtalya’da meydana geldi…

CL-415 tipi bir yangın söndürme uçağı, rüzgarlı bir havada, gerçekleştirilen keskin bir manevra esnasında, ‘İvmeli-Stol’ (Accelerated Stall) sebebiyle düştü…; böyle söylüyor Pilot Browne…!

Uçağın pilotu, hedefi tutturamayıp, vadi içinde, sağa yatarak gerçekleştirdiği dönüşte, ağırlığı azaltmak için suyu boşaltsa da, stola giren uçağın sağa yatışını ve hızla alçalmasını önleyemedi…

Pilot Browne, pilotların, ‘bir zorunluluk mevcut olmadığı halde’, kendilerini gereksiz şekilde riske soktuklarını ve bu kazanın yaşandığını söylüyor…!

Marsın ‘başına taş düşmeleri’ devam ediyor…! (Space Rocks keep falling on Mars…!)

Arazi yapısının etkisiyle, elips şeklinde açılan son krater.

Meghan Bartels’in space.com’da dün yayımlanan haberinde, Marsa göktaşlarının düşmeye devam ettiği duyuruldu…!

Marsta, göktaşı düşmesiyle açılan bu son krater, yakın zamanda açılanların en büyüğü…

NASA’nın jeolojik/sismik araştırmalar için Mars yüzeyine 2018’de ‘kondurduğu’ InSight aracı bu son göktaşı çarpmasının yol açtığı sismik hareketi/sarsıntıyı da belirledi…

Yörüngedeki araçlarla, takiben, MRO (Mars Reconnaissance Orbiter) yörünge-aracıyla gerçekleştirilen gözlemlerle, bu göktaşı çarpmasıyla açılan yeni krater görüntülendi…

Ingrid Daubar (InSight Çarpma Bilimi Lideri; Brown University; ABD), 17 Ekim’de katıldığı konferansta, yeni açılan bu kraterin, son yıllarda Marsta açılan en büyük krater olduğunu, bu büyüklükteki bir kraterin ancak birçok on yılda bir açılabileceğini /gerçekleşebileceğini söylemiş…

Geçen Eylül ayında da, Mars yüzeyinde dört adet yeni (küçük) krater açılmıştı…

Araştırmacılar, Marsta son olarak açılan kraterin boyunun 150 metre kadar olduğunu açıkladı…

Astronomlar, bu büyüklükte bir krateri açabilecek göktaşının 5-12 metre boyda olabileceğini hesapladı… (Haliyle, açılacak kraterin büyüklüğü göktaşının çarpma hızına da bağlı olur…)

Araştırmacılar, bu büyüklükte bir göktaşının/asteroid parçasının Dünya atmosferine girmesi halinde, büyük ölçüde yanacağını söylüyor… Yine de, Chelyabinsk’e 2013 Şubatında düşen ve yere ulaşan büyük parçası 600 kilo kadar gelen göktaşının, 20 metre kadar büyüklükteki bir asteroid-parçasına ait olduğu hesaplanmıştı…! Bu göktaşı, binden fazla kişiyi-bir şekilde-etkilemişti… 12 metrelik bir boy da yeryüzünde, (şüphesiz, yarleşim alanına düştüğünde) epey bir ‘gürültü koparırdı’…!

Araştırmacı Daubar, açılan bu yeni kraterden, Marsın ekvatoruna yakın bir bölgesinde dahi, toprak altında, buz tabakasının mevcut olduğunu, etrafa saçılan buz kütlelerinden belirlediklerini söylüyor… (Göründüğü kadarıyla, Marsa buz (yeraltında) her yerde… (Marsa gideceklerin ‘Derin Dondurucu’ götürmelerine gerek kalmayacak…!) (Derin Dondurucu İmalatçılarının dikkatine…!)

Mars yüzeyinde açılan krater bölgesinin çarpma öncesinde ve 24 Aralık 2021’de, çarpmanın gerçekleşmesinden sonra alınan görüntüleri. (Kaynak: NASA/JPL-Caltech/MSSS; space.com)

24 Aralık 2021’de açılan krater (NASA/JPL-Caltech/MSSS; space.com)

Mars araştırmacıları, INSight aracının topladığı sismik veriyi analiz ederek, Mars’ın yerkabuğu yapısını anlamaya çalışmakta… Dün yayımlanan bir makalede, tüm aksine bilinene rağmen, Marsın çekirdeğinin tamamen katılaşmış (jeolojik olarak ölmüş) olmayıp, bir miktar mağma da barındırıyor olabileceği ileri sürüldü…! Marsta belirlenen depremler yerkabuğu altındaki bu (bölgesel) mağmanın varlığı sebebiyle olabilir…; Simon Staehler (Sismolojist, ETH Zurich, İsviçre) böyle söylemiş… (Buradan, İsviçre’lilerin, sadece ‘Kara Para’ aklamayıp/saklamayıp, bilimsel çalışma da yaptıklarını öğreniyoruz…!) (Bu araştırmalar Science ve Nature Astronomy dergilerinde bu hafta yayımlandı…)

Araştırmacılar, Güneş Panelleri tozlanan/kirlenen InSight aracının birkaç aylık araştırma ömrünün kaldığını söylüyor…Bu araç, halen, enerji tasarrufu sebebiyle, sınırlı-süreli araştırmalar yapabilmekte, veri toplayabilmekte…Bu aracın üzerindeki ‘Yüzey Delme Probu’ daha önce, tasarım hatası kaynaklı bir sorun yaşayarak, başarısız olmuştu…

Yararlanılan Kaynak:

https://www.space.com/mars-fresh-large-crater-meteor-impact

(InSight…için)

Satürnün ‘Yin-Yang’ (görünümlü) Uydusu Iapetus’un keşfinin yıldönümü…!(Saturn’s Yin-Yang Moon Iapetus’ discovery anniversary…!)

Iapetus’un 30 Ağustos 2013’te, Cassini aracıyla alınan görüntüsü. (Kaynak: NASA/JPL-Caltech/Space Science Institute; space.com)

25 Ekim, Satürn’ün ‘Yin-Yang’ görünümlü uydusu Iapetus’un keşfinin yıldönümüydü… Iapetus 25 Ekim 1671’de, Giovanni Cassini tarafından keşfedilmişti…

Hanneke Weithering, space.com’da yaptığı bu hatırlatmada, Iapetus’un, Satürnün keşfedilme sırasına göre, ikinci uydusu olduğunu söyledi… İtalyan astronom Cassini, daha sonra, Satürnün üç uydusunu, Rhea, Tethys ve Dione’yi de keşfetmişti…

Satürn’ün en büyük uydusu olan Titan’ı, Hollandali astronom Christiaan Huygens, Iapetus’un keşfinden altı yıl önce keşfetmişti…

Yin-Yang Kuramı ve İlkeleri, Kainatın işleyişini, hareketini açıklar. Çin’de ortaya çıkmış olan kuramın tarihi tarım öncesi Avcı Toplayıcı döneme kadar uzanmaktadır. (Vikipedi)

Cassini, Iapetus’u ilk defa, Satürnün batısında gözledi… Yörünge hesabını yaparak, 39 gün sonra onu Satürnün doğusunda görmeyi bekledi… ; ancak, gözleyemedi…

Cassini, Iapetus’un bir yüzünün diğerinden daha koyu renkte olabileceğini düşündü…Bu yüzü Dünyaya dönük olduğu dönemde gözlenmesi daha zor olabilirdi…

Durum gerçekten de böyleydi…!

NASA’nın astronom Cassini’nin gözlemlerinden 300 yıl kadar sonra, gönderdiği ve onun adını taşıyan araçla Iapetus’u da görüntüledi…Iapetus, Çin’in Yin-Yang sembolüne benzemekteydi…; daha sonra bu adla anıldı…

Yararlanılan Kaynak:

https://www.space.com/39251-on-this-day-in-space.html