Dünyanın yörüngesinin kayması.
Dünyanın “kafa sallama” hareketi.
(Kaynak: Wikipedia)
Astronomlarımızın bir öte-gezegen keşfettiği hususundaki haber, bir hafta kadar önce, basınımızda geniş şekilde yer almıştı… Bu haberden haberdar olduğumuzda, konuyu bu sitede de duyurmaya çalıştık…
Bu konu, 20 Ağustos 2017 tarihinde, HABERTÜRK TV’nin TEKETEK adlı programında, iki saati aşan bir süreyle de konuşuldu…
Bize ulaşan hatalı bir tarih bilgisi sebebiyle, ancak, You Tube’den ve gecikerek izlediğimiz bu programda, sayın Fatih Altaylı’nın programına konuk olan üç bilim insanına yönelttiği birçok sorudan ikisine yeterince net cevap alamadığını düşündük…! Bu yazı, bu iki soruya cevap niteliğindedir…
İzleyiciden gelen sorunun ilki “Milankovich Döngüsü nedir ?” şeklindeydi….
Milankoviç döngüleri, Dünyanın eksenel ve yörünge hareketlerinde, binlerce yıllık sürelerde ortaya çıkan değişimlerin Dünya iklimi üzerine kollektif etkilerini açıklar… İklimde gerçekleşen bu dönemsel değişimlere verilen addır…
Bu ad, bu konuya 1920’lerde dikkat çeken Sırp jeofizikçi ve astronom Milutin Milankovitch’e izafeten verilmiştir…
Bu bilim insanı, 1020’lerde, Dünyanın yörünge eksantrikliğindeki değişimlerin, eksenel eğilme değişimlerinin ve yörünge kaymalarının (precession) Dünyaya ulaşan Güneş radyasyonunda değişimlere yol açtığını, bu durumun da, Dünya üzerindeki iklim değişikliklerini tetiklediğini-teorik olarak- açıkladı…
- yüzyılda, benzer teoriler Joseph Adhemar, James Croll ve başka bilim insanları tarafından da ileri sürülmüş olsa da, bunun doğrulanması zor olduğundan, bu beyanlar, bilim dünyasında yeterince destek bulamadı…
Dünyanın gerek kendi ekseni etrafındaki dönüşü ve gerekse Güneşin etrafındaki dolanışı, Jüpiter başta olmak üzere, Güneş sistemindeki diğer gök cisimlerinin gravitasyon etkisiyle değişime uğramakta…
Öncelikle, Dünyanın Güneşin etrafında dolandığı yörünge çembere çok yakın olmakla birlikte, bu yörüngenin eksantrikliği (dışmerkezliliği) zamanla değişmekte… Bu yörünge bir elipse doğru değişime uğradığında, Dünya ile Güneş arasındaki mesafe değişmekte…Bu da, mevsime bağlı olarak, Güneşten Dünyaya ulaşan radyasyonun miktarında değişime sebep olmakta…
İlave olarak, Dünyanın eksenel eğimi (Dünyanın bir topaç gibi kafa sallaması; ( axial precession, obliquity ) az miktarda da olsa değişmekte… Bu eğimin arttığı dönemlerde iklim değişiklikleri daha büyük miktarda gerçekleşmekte…
Dünyanın Güneş etrafında dolandığı yörünge de, neredeyse bir katı cisim gibi, Güneşin etrafında ayrıca dolanmakta ( apsidal precession )…. Kısaca, Dünyanın iklimi, Güneşe yakınlığı farklı mevsimlerde farklı şekilde değiştiğinden, dönemsel olarak etkilenir…
Dünyanın yörüngesindeki eksantriklik ana değişiminin 413 000 yıllık periyodlarla, diğer değişim komponentlerinin ise 125 000 ve 95 000 yıllık periyodlarla meydana geldiği hesaplandı…
Güneşin Dünyaya en yakın konumdayken (3 Ocak) ulaştırdığı radyasyon, en uzak konumdakine (4 Temmuz) göre dört kat büyük olarak gerçekleşmekte… (ABD’nin 4 Temmuzu bayram yapması biraz da bundan (!)).
Bilim insanları, yine de, Dünyadaki iklim değişiminin diğer faktörlere kıyasla, yörünge değişiminden çok az etkilendiğini hesaplamakta…!
Dünyanın dönme ekseninin eğimi 41 000 yıllık periyodlarla, 22.1 derece ile 24.5 derece arasında değişmekte… Dünyanın eksenel eğiminin bugünlerde değeri bu iki sınır değerin hemen hemen ortalarında… Milattan sonra 11 800 yıllarında tekrar minimum değerine ulaşacak…O gün geldiğinde bu durum, bugün gözlenen yıldızlarda sayısal değişim olarak gözlenecek…O dönem geldiğinde, kuzey yarıkürede ve kuzeye doğru gidildikçe, Yazlar daha az sıcak, Kışlar daha az soğuk geçecek…(Tabi… yaşayıp o günleri görecekler için…!)
Dünyanın eksenel eğilmesinin bir turu tamamlamasının (tapacın bir tam baş sallama hareketi) 25 771.5 yıl kadar sürdüğü hesaplandı…
Bilim insanları, Dünyanın yörünge elipsi ekseninin, Güneşin etrafında, Jüpiter ve Satürnün gravitasyon etkisiyle, sabit yıldızlara göre, her 112 000 yılda bir bir tur attığını hesapladı… (Einstein bunu, Görecelik Kuramının bir ispatı olarak, Merkür için hesaplamıştı…) Gezegenlerde gözlenen bu yörünge dönmeleri gravitasyonel etkilere ilave olarak, rölativistik etkilerle de ortaya çıkmakta… Bu sebeple, Dünya için hesaplanan 25 771.5 yılllık (bir tam) dönme periyodu 20 800 yıl ile 29 000 yıl arasında değişmekte…
Dünya ile birlikte, Güneş ve diğer gezegenlerin yörünge düzlemleri, ayrıca, yukarı-aşağı hareket de yapmakta… “Precession of ecliptic” olarak adlandırılan bu yukarı-aşağı hareketin periyodu ise Dünya için 70 000 yıl kadar…
Kısaca, Milankovitch, bu hareketlerin Dünya ikliminde periyodik değişimlere (döngülere) sebep olduğunu belirlemiş…
Astronomlarımız, gençlik yıllarında öğrendikleri bu bilgiyi unutmuş olmalılar…!
İkinci soru: Evrenin ne kadar büyük…?
Bu soruya cevabı Nola Taylor Redd, 6 Haziran 2017 tarihinde, “space.com”da vermiş…
Avrupa Uzay Aracının Plank adlı gözlem/ölçüm aracıyla toplanan Kozmik Artalan Işıması verisini kullanan araştırmacılar, Evrenin çapının 13.82 milyar ışık yılı (Evrenin yaşının da 13.82 milyar yıl) kadar olduğunu hesaplamıştı… Bu, “gözlenebilir Evrenin (observable Universe) yarıçapı” anlamına geliyordu…
Bilim insanları, bu değeri Evrenin doğumundan (Big Bang) bugüne kadar geçen süre olarak aldıklarında ve Evrenin “şişme” (inflation) sabit kabul ederk, hesaba kattıklarında, Evrenin yarıçapının 46 milyar ışık yılı kadar olması gerektiğini hesaplıyor… Bu da, Evrenin hesaplanan çapını 92 milyar ışık yılına getiriyor…
Oxford Üniversitesindeki araştırmacılardan Mihran Vardanyan dahil, bazı bilim insanları Evrenin çapının, yedi trilyon ışık-yılı gibi, çok daha büyük olabileceğini ileri sürdü…!
Yararlanılan Kaynaklar:
https://www.wikiwand.com/en/Milankovitch_cycles
https://www.universetoday.com/39012/milankovitch-cycle/
http://www.bbc.com/earth/story/20160610-it-took-centuries-but-we-now-know-the-size-of-the-universe
https://www.space.com/24073-how-big-is-the-universe.html
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.